26 Temmuz 2015 Pazar

İnancın Pençesi



Beşiktaş'ın artık evi sayılan ve başarılı sonuçları alarak taraftarını mutlu ettiği Ankara'da, güzel havayla birlikte siyah-beyazlı taraftarların önemli bir ilgisi var. Beşiktaş, artık kolay maçın kalmadığı bir fikstürde, en zor maçlardan birine çıkıyor. Düşmemeye oynayan kolay teslim olmayacak rakibi önünde kazanırsa, haftayı lider tamamlayacak ve Trabzonspor deplasmanı öncesi küçük avantajı elde edecek. Yılmaz Vural'ın ayağa kaldırmaya çalıştığı Karabükspor ise, son haftalarda direnciyle dikkat çekiyor ve kümede kalmak adına canını dişine takarak mücadele ediyordu. Liderlik isteyen Beşiktaş önünde hadlerini bilmeli ve boşluk vermeden oynamaları gerekiyordu. İki takımın da amaçları olduğu, tansiyonu ve rekabeti oldukça yüksek bir maç izledik dün Ankara'da...
Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, bu sezon bazı anlarda yaptığı gibi yine çift forvetten vazgeçmemişti. Formda gördüğü Mustafa Pektemek'i ilk 11'de tutmuştu. Diğerlerini bilemiyorum; ama benim ilk 11'de Mustafa'yı gördüğüm zaman bir kalbim sıkışıyor. Çalışkanlığıyla her takıma lazım bir forvet olsa da bitiriciliği ve rakibi ısıramayan yapısı için aynı şey söyleyemeyeceğim. 4-4-2 uğruna, Olcay Şahan'ı da uzun süre sonra yedek bırakıyordu Bilic... Karabükspor'da ise Waterman'ın da dönüşüyle ideal bir kadro vardı. Orta saha Furkan Özçal önderliğinde kalabalık tutulurken; Teknik Direktör Yılmaz Vural'ın kanatlardaki Ahmet İlhan ve Viola'nın hızından yararlanmak istediği ve hızlı kontraları benimsediği görülüyordu. Hakan, Furkan ve Musa üçlüsünden, özellikle Tolgay ve Gökhan'a pres yapmasını telkinliyordu Yılmaz Vural... Bu pres konusunda ne kadar başarılı olduğunu ilk yarıda gördük. Gökhan'a çok boş alan bırakmazlarken; Tolgay'a karşı da üstünlük sağladılar, ancak faulle durdurabildiler.
Beşiktaş, ilk yarıda Sosa, Mustafa, Gökhan ve Ba ile etkili olmaya çalışırken; Karabükspor ekonomik oynadı ve öncelikle defans güvenliğini elden bırakmadı. Bulduğu nadir kontralar ise, cılız bir şekilde gelişti. Beşiktaş'ın iki beki Serdar ve Motta'nın ileri daha çok çıkmasıyla ilk yarının son 20 dakikasında oyunu Karabükspor yarı alanına daha çok yıkan Beşiktaş, istediği golü isteksiz futbola rağmen 25 dakikada Atiba Hutchinson ile buldu. Serdar Kurtuluş, adrese teslim bir orta gönderirken; Atiba da forvetler gibi klas bir kafa vuruşuyla yere de çarptırarak bu sezonki 2. golünü atıyordu. Gelecek sezon takımdaki durumu tartışılan Atiba, Beşiktaş'a kilidi söküp vermişti. Golden sonraki bölümde de ataklarına devam eden Beşiktaş, eline büyük şansı 42. dakikada geçirdi. Karabükspor kalecisi Boy Waterman, takımını yakan sorumsuzca bir hareketle ceza sahası dışında eliyle topla oynuyor ve takımını 10 kişi bırakıyordu. Bunun üzerine Yılmaz Vural, Viola'dan vazgeçti ve oyuna yedek kaleci Abdülaziz girdi. Bu pozisyonun etkisiyle ilk yarı sonlanırken; Beşiktaş için işler halen yolunda değildi.
Çoğu spor yorumcusu gibi, 10 kişi kalmanın etkisiyle Karabükspor'un direnemeyeceğini ve Beşiktaş'ın farkı arttıracağını düşünüyordum. Ancak böyle olmadı ve ikinci yarıya, artık kaybedecek bir şeyi olmayan Karabükspor damga vurdu. Beşiktaş, ikinci yarının başında Ersan'ın sakatlığıyla sarsıldı. Bu noktada, Slaven Bilic maça damga vuracak yanlış bir karar verdi ve yedek kulübesinde Pedro Franco otururken; stopere Necip Uysal'ı aldı. Necip, 4 dakika sonra hocasını mahçup etmedi ve son adam pozisyonunda rakibini indirerek kırmızı kart gördü, oyun dışı kaldı. Beşiktaş, bu kırmızı kart ile birlikte bu sezon çift hanelere ulaşıyordu. Bilic'în mantıksızca hamlesi, Beşiktaş'ı mahkum etmişti. İki takım da 10 kişi kalınca, Karabükspor cesaret buldu ve Beşiktaş kalesine tehlikeli ataklarla yüklenmeye başladı. Özellikle Ahmet İlhan hızıyla ve Fatih de top tutuşuyla bu bölümde öne çıkan isimler oldular. Musa da daha ofansif oynayarak ikiliye destek verdi.
Hatası oldukça pahalıya mal olan Bilic, Ba'yı çıkararak Franco'yu aldı ve eksiği kapadı. Bilic'in Franco'ya neden bu kadar güvenemediğini anlamıyorum, Kolombiyalı bana göre çok yetenekli ve her maç ilk 11'e yazılması gereken bir stoper... Franco'nun girişiyle savunmadaki boşluğu kapatan Beşiktaş, ileri çıkmakta zorlanıyordu. Tam bu sırada Karabükspor, kullandığı kornerle golü buldu. Beşiktaş savunması eşsiz bir adam markajı yapamama dersi verirken; Musa Çağıran hayatının en rahat kafa topuna çıkıp golü atıyordu. Karabükspor, bu golle inanç kazanmıştı; ancak 1 puanın çekiciliğiyle geriye yaslanmaya başladılar. Bilic, 84. dakikada çok cesur bir hamle yaptı ve Tolgay'ı çıkararak Cenk Tosun'u oyuna aldı. Forvetler tekrar ikilenmişti. Bu dakikadan itibaren Beşiktaş, tekrar oyunu Karabükspor yarı sahasına yıktı ve liderlik için son kozlarını oynadı. Bu bölümde Karabüksporlu futbolcuların yerde yatma ve acı çekme tiyatrosundan sonra, maç haklı bir şekilde 7 dakika uzadı.
Uzatmalarda kapanan Karabükspor karşısında pozisyon bulmakta zorlanan Beşiktaş, bitime 2 dakika kala Cenk Tosun'un estetik kafa vuruşuyla bir kez daha öne geçiyordu. Tosun Paşa, kariyerinde Karabükspor'a karşı 5. golünü atarken; Beşiktaş'a liderliği getiriyordu. Maç, bu golle 2-1 sonlandı. Bu sezon fazla şans verilmeyen Cenk Tosun, kritik bir maçta yine takımının kurtarıcısı olmuştu. Teknik Direktör Bilic, yine sezon başından beri Cenk'e şans vermeyerek, Mustafa'yı önce tercih edip Cenk'i 3. forvet konumuna düşürerek büyük hata yapıyor. Cenk, yeri gelince Beşiktaş'ta ilk tercih olarak bile oynayacak bir kaliteye sahip... Mustafa Pektemek'ten en az 2 kat daha komple ve bitirici bir futbolcu... Gelecekte Milli takımımızın en önemli parçalarından biri bile olabilecek düzeyde....
Maç sonucuyla birlikte Karabükspor için çanlar çalmaya başladı. Son kozlarını oynayan konuk ekip, haftaya Rize ile karşılaşacak. 6 puanlık maçta bir 3 puan çıkaramazlarsa, onlar için yolun sonu gelecek. Beşiktaş ise, şampiyonluğun her hafta değiştiği günlerde, haftaya Trabzonspor deplasmanında oynayacak. Ersan, Serdar ve Necip gibi 3 eksikle gidecekler. Gelecek hafta yaşanabilecek en ufak bir puan kaybı, onların bu haftada kazandığı minik avantajı kolaylıkla yerle bir edebilir. Avrupa'da Chelsea, Bayern Münih, Juventus gibi devler liglerini haftalar öncesinde ekarte ederken; Spor Toto Süper Lig nefes nefese gidiyor. Lider her maç değişiyor ve biz futbolseverler de büyük bir heyecan yaşıyoruz. Ancak şu bi gerçek ki; Beşiktaş, Cenk'in golüyle şampiyon olamasa bile şampiyonluk yolunda önemli bir inanç kazandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder