Lider, EURO 2016 son hafta mücadelelerinin ardından lige geri dönüşü Çaykur Rize maçı ile yapıyordu. Haftaya oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray derbisi öncesi Şenol Güneş ve öğrencilerinin hedefi mutlak galibiyetti. 'Zulümpiyat' Atatürk Olimpiyat Stadyumu'ndan kurtulmuş olmak da başka bir artıydı. Beşiktaş'ın "Beşiktaş" gibi başlayacağını düşünüyordu herkes... Ancak karşılarında ligin dirençli ekibi Rize'nin, Hikmet Karaman'ın Rize'sinin olduğu unutulmamalıydı.
Beşiktaş'ta iki isim dikkat çekti kadroda... Quaresma yerini Olcay Şahan'a bırakmıştı. Sol bekte ise Tosic'in yerine İsmail Köybaşı yer aldı. Çaykur Rizespor'da ise, tek sürpriz Murat Duruer'di. Teknik direktör Hikmet Karaman, Beşiktaş'ın orta alandaki dominasyonunu kırmak için böyle bir hamle düşünmüştü. İlk yarının başlangıcından itibaren Beşiktaş pas oyunu ile birlikte toplu hücumu benimserken; Karadeniz ekibi de hızlı hücumların peşindeydi. İlk yarı itibariyle hangi sistem tuttu dersek, Hikmet Karaman'ın Rize'sini ön plana çıkarmalıyız. Çaykur Rizespor ofansif bekler Eren ve Koray'ın getirdiği toplarla, Kweuke ve Deniz Kadah önderliğinde etkili oldu ilk yarıda hızlı hücumlarla... Deniz Kadah'ın kafa vuruşunun üst direğe çarpışı, Rize'nin en tehlikeli atağıydı. Beşiktaş'ta Gökhan Töre ve Gomez hattı ilk yarıda fazla çalışmadı. Bu ikiliden biri topu ne zaman alsa, iki Rizespor'lu futbolcu hemen başlarına dikildi ve rahatça hamle yapmalarına izin vermedi. Öte yandan sağ bek Andreas Beck, oyunun hücum anlamında kullandığı 19 pasın 17'sinde isabet sağlayarak ilk yarıda Kartal adına göz doldurdu.
Beşiktaş'ta Oğuzhan sessiz kalıp; Gomez ve Gökhan Töre de markajdan dolayı etkilerini gösteremeyince, ilk yarıda sazı eline Jose Sosa aldı. Arjantinli, ikinci bölgeden üçüncü bölgeye top taşıyarak, üçüncü bölgede arkadaşlarına gollük pozisyonlar hazırlayarak Siyah-Beyazlıların ilk yarıdaki en çalışkan ismi oldu. Beşiktaş, en tehlikeli atağını da Jose Sosa'nın ceza sahası dışından sert şutuyla yakaladı. Bir de İsmail'in kornere giden vuruşu vardı. İsmail demişken; tecrübeli sol bekin sakatlıktan sonra bir türlü istenilen düzeye gelemediği görüldü. İlk 45 dakikada, geriye koşmakta zorlandı ve pozisyonunu kaybettiği anlar oldu. İlk yarıda dikkat çeken başka bir olgu ise, Rizespor'un toplu ve topsuz oyundaki taktiğiydi. Çaykur Rizespor, top kendisindeyken geniş alanda oynuyor ve hızlı hücumları kolluyordu. Top Beşiktaş'a geçtiğinde ise Hikmet Karaman'ın öğrencileri, bir anda alan daraltması uyguluyor ve Beşiktaş'ın pas yollarını oldukça daraltıyordu. İlk sistemde Kweuke ve Deniz Kadah, ikinci sistemde ise Robin Yalçın ve Makiadi oldukça etkiliydi.
Şenol Güneş Neşteri Vurdu
İlk yarıda işlerin istediği gibi gitmediğini anlayan Şenol Güneş, hatasından çabuk döndü ve son haftaların formsuz isimlerinden Olcay'ı çıkarıp Ricardo Quaresma'yı oyuna aldı. Bu değişiklik, takımını kanatlandırmak, ileride daha fazla top tutmasını sağlamak ve direkt skora gitmek amaçlıydı. Bu değişikliğin yanında Gökhan Töre-Cenk Tosun değişikliği de gerekiyordu aynı dakikada; ancak Beşiktaş'ın teknik patronu, beklediğimiz ikinci hamleyi yapmadı ve formsuz Gökhan'a düzelmesi için şans tanıdı. İkinci yarıda Çaykur Rizespor, yorgunluk hissetmeye başladı ve her geçen dakika geriye çekildi. Bu durum Beşiktaş'ın daha fazla topla oynamasına ve rakip yarı alanda daha fazla zaman geçirmesine olanak sağladı. Sakatlanan Robin Yalçın'ın da oyundan çıkışı, orta alanda Oğuzhan'ın biraz daha rahatlamasına neden oldu. Siyah-Beyazlılarda Mario Gomez bile tüm markaja rağmen ikinci yarı daha bir istekliydi.
Bu Quaresma etkisi ve istekli futbolun sonucunda; Beşiktaş golü buldu. Ricardo Quaresma'nın şık golü, birçok açıdan Beşiktaş'a hayat verdi. Bu gol Portekizli yıldızın kendisine gelmesini ve üzerindeki stresi atmasını sağladı. Bu gol, Quaresma'nın taraftarlarla bağını kuvvetlendirdi ve yine Portekizli'nin özgüvenini yükseltti. Ayrıca bu şık gol, Beşiktaş'ın silik futbola rağmen 3 puan kazanmasını sağladı. Ve Portekizli yıldız, maçın yıldızı olmayı da performansıyla hak etti. Şenol Güneş, bir kez daha oyuna direkt müdahalesiyle kalitesini ispatlamıştı. Golün ardından Rizespor ileri çıkmakta iyice zorlanırken; Beşiktaş daha rahat top dolaştırmaya ve pozisyonlar bulmaya başladı. Yorulan Siyah-Beyazlı orta saha, Necip'in oyuna girişiyle tazelendi. İlerleyen dakikalarda skora etki edecek başka pozisyon olmayınca Beşiktaş 1-0 kazanarak 3 puanı cebine koydu. Ve haftaya en ciddi iki rakibinin oynayacağı derbiyi keyifle beklemeye başladı.
Alper Ulusoy Göz Doldurdu
Alper Ulusoy Göz Doldurdu
Sözü son olarak maçın hakemi Alper Ulusoy'a getireyim. Alper Ulusoy, bana göre Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus'tan sonra Türkiye'nin yetiştirdiği en iyi hakemlerden... Kendinden emin duruşu ve sağlam karakteriyle gelecek için önemli bir potansiyeli var. Beşiktaş-Çaykur Rizespor maçında da doğru kararlarıyla ve adil yönetimiyle tam not aldı. Ona en içten tebriklerimi sunuyorum. Daha sadece 34 yaşında ve bu sağlam karakterli yapısıyla daha cebine koyacağı pek çok başarı bekliyor onu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder