Bayram yeri gibi süslenen Torku
Arena'da, taraftarların maça yoğun ilgisi vardı. Torku Konyaspor, takımın
kaderini belirleyecek sezonun maçında, liderin takipçisi Fenerbahçe'yi konuk
etti. Ev sahibi için bu maçta alınabilecek bir galibiyet, Avrupa Ligi
hedeflerini güçlendirmek demekti. Ayrıca Aykut Kocaman, eski kulübüne karşı
sahaya çıkıyordu. Fenerbahçe ise şampiyonluk yarışı için mutlak 3 puan
hedefliyordu. Beşiktaş'ın Kasımpaşa mağlubiyeti sonrası, yönetim ve teknik
heyetin puan kaybına tahammülü yoktu. Torku Konyaspor'da Aykut Kocaman ilk
11'de iki değişiklik yapmış ve sol bekte Mehmet Uslu'ya, forvette de Bajic
yerine Rangelov'a formalarını geri vermişti. Fenerbahçe teknik direktörü Vitor
Pereira da geçtiğimiz haftadaki kadrodan iki değişiklik yapmıştı.Ozan'ın yerine
Diego, Alper'in yerine Nani sahadaydı. Bu şartlar altında karşılaşmaya başlandı.
Konyaspor'un start verdiği maçta, ev
sahibi, soyunma odasından golü attı desek yeridir. Dakikalar 2'ye yaklaşırken;
Skubic'ten sağ kanatta güzel bir pas alan Ömer Ali Şahiner, hızla ceza sahası
içine girdi ve kalenin yakınına kadar ilerledi. Tam burada Rangelov'a yerden
kısa bir pas çıkardı. Rangelov çok sert vurdu ve kaleci Volkan'ın bakışları
arasında direğe çarpan top ağlarla buluştu: 1-0! Fenerbahçe, erken yenen golle
birlikte demoralize oldu ve ilk 20 dakika oyundan düştü. Torku Konyaspor ise,
öne geçmenin verdiği rehavetle tüm hatlarıyla geriye çekildi. Yeşil-Beyazlılar,
alan daraltması ve tam saha pres ile konuk ekibe top oynatmamaya çalışırken;
Fenerbahçe ise presini Fernando ile Volkan'dan başlatarak Konya'nın kendi yarı
alanından fazla çıkamamasını amaçladı. İlk yarıms aat itibariyle iki takımın da
golden sonraki stratejisinin tuttuğu söylenebilir. 23'te Gökhan Gönül sağdan
ortaladı, Fernandao'nun kafa vuruşu auta çıktı. 28'de Torku Konyaspor'un
kullandığı kornerde, Rangelov'un kafası az farkla auta çıktı. Fenerbahçe 30.
dakikadan itibaren baskısını arttırırken; aradığı gole 41'de ulaştı. Sol
kanattan hızla çizgiye inen Volkan Şen, bomboş durumdaki Fernandao'ya harika
bir pas çıkardı, Brezilyalı da sadece dokununca durum 1-1'e geldi. Taraflar, bu
skorla soyunma odasının yolunu tuttu.
İkinci
Devrede Tempo Düştü
1-1'lik eşitliğin ardından başlayan
ikinci yarıda, iki takım da sağlamcı davranmaya başladı. Torku Konyaspor yine
alan daraltmaya devam ederken; savunmada kalmaya ve rakibine açık vermemeye çalıştı.
Fenerbahçe ise orta alan üstünlüğünü ele geçirmeye çalıştı; ancak üçüncü
bölgede cılız ataklar gerçekleştirebildi. Teknik direktör Pereira, pozisyon
vermemek adına savunmaya da özen gösterince, oyun 70'lere kadar orta saha
mücadelesi şeklinde geldi. Konyaspor teknik direktörü Aykut Kocaman Bajic'i
oyuna alarak takımını hücumda daha etkili hale getirmeye çalışırken;
Pereira'nın oyuna dinamizm katmak için sahaya sürdüğü Ozan ve Alper hamleleri
elinde patladı. 80'lere gelindiğinde ev sahibi, hücumda daha cesur davranmaya
başladı ve bunun karşılığında golü bulan taraf oldu. 85'te hızlı gelişen
Konyaspor kontra atağında, sağ kanatta Ömer Ali ceza sahasına ortaladı. Arka
direkteki Bajic, topu penaltı noktasına çevirdi. O noktadaki Ali Çamdalı çok
sakin davrandı, topu önce kontrol etti ve düzgün bir vuruşla Volkan'ı avladı:
2-1! Yeşil-Beyazlılar öne geçmenin verdiği özgüvenle iyice geriye yaslandı ve
pozisyon vermedi. Fenerbahçe de skoru değiştiremeyince, maç Torku Konyaspor'un
2-1'lik galibiyetle sonuçlandı.
Bu skorla birlikte Torku Konyaspor, 2016
yılındaki 18. resmi maçında da kaybetmemiş oldu. Bu süreçte 14 galibiyet ve 4
beraberlik alan Yeşil-Beyazlılar, müthiş bir seriye imza atmış oldu. Ayrıca bu
galibiyetle, Avrupa Ligi iddialarını da iyice kuvvetlendirmiş oldular.
Yeşil-Beyazlılar, takım olarak oldukça özverili oynarken; yine takım olarak
yıldızlaştılar. Bunun yanında Skubic ve Ömer Ali Şahiner, daha ön plana çıkan
isimlerdi ve maçın yıldızı olarak görülebilirler. Fenerbahçe'ye baktığımda ise,
teknik direktör Vitor Pereira'nın kontrolü iyice kaybettiğini görüyorum.
Şampiyonluk yolundaki bu son derece önemli maçta, takımı çok pasif kaldı ve
Portekizli hoca da bu duruma müdahale edecek bir hamle yapamadı. Sarı-Lacivertlilerde,
yalnızca Hasan Ali Kaldırım ve Volkan Şen etkili oyunuyla biraz ön plana çıkan
isimlerdi. Yeri gelmişken, Volkan Şen, bu formuyla gerçekten EURO 2016
kadrosunda olmayı hak ediyor. Konuk ekipte, Robin Van Persie'nin ardından,
Diego ve Nani'nin de sıfırı tükettiğini görüyoruz. Sezon başından bu yana
istenilen seviyeye bir türlü gelemediler ve hep vasatın altında kaldılar. Büyük
umutlarla transfer edilen bu isimler, kulübün elinde patlamış oldu.
Fenerbahçe, Torku Konyaspor maçında
gördüğümüz üzere, haftaiçindeki derbi için yeterli bir futbol ortaya koyamadı
ve düşündürdü. Tabi ki derbilerin havası farklı olur; ancak Vitor Pereira ve
Fenerbahçe'yi şampiyonluk için pek istekli göremiyorum. Aksine çok pasif,
oynadığından zevk almayan bir takım buluyoruz sahada… Buradan da çıkarılacak
sonuç; sezon sonunda Vitor Pereira, Robin Van Persie, Nani ve Diego gibi
isimlerin teşekkür edilmeden bile direkt yollanacağı… Bu pasif gidiş devam
ederse, şampiyon olsalar bile sezon sonunda onları önemli bir yapılanma
bekliyor. Son sözümüz, galip gelen ev sahibinin teknik direktörü Aykut
Kocaman'a olsun… Belki rakiplerinin çok gerisinde bir kadroları var; fakat
Aykut Hoca, o kadroyu soyadı gibi kocaman ve haddini bilen bir şekilde
oynatıyor. Bu sezon çok başarılı Aykut Kocaman, büyük ihtimalle de bu
galibiyetle Avrupa Ligi'ne gidecekler. Fatih Terim bıraktığında, Aykut
Kocaman'ı Milli takımımızın başında görmek, şahsen beni memnun edecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder